Adam evine gelir ve posta kutusunda telefon faturasını görür. Bir bakarki 3 milyar küsür lira fatura. Beyninden vurulmuşa döner. Hemen ayrıntılıfatura ister. Fatura gelir. Aranan bütün numaralar adamın arkadaşlarına ve dostlarına aittir.
Adam :- Bu nasıl olur? Ödeyeceğiz mecburen der.
O sırada gözü papağanına takılır. Bir an tereddüt eder.
- Yok canım hayvancağızın günahını alıyorum der içinden ama şüphe dedevam etmektedir.
- Ya yapmışsa? Yok, yok yapmamıştır....Diye hüsnü kuruntulara devam ederken gece papağanı gözlemeye karar verir.
Papağan kafesinden çıkar ve telefonun başına gidip rehberi açar, adamınkız arkadaşlarını tek tek arayıp saatlerce konuşur. Adam sinirden çıldırmış bir şekilde papağanı yakalar ve kanatlarından duvara çiviler. Papağan çarmıha gerilmiş bir vaziyette duvarda asılıkalmıştır. Adam sinirle papağanı azarlar;
- Bir hafta burada asılı kal da aklın başına gelsin. Çek bakalım cezanı!Adam gider. Papağan bir bakar karşı duvarda çarmıha gerilmiş Hz. İsa durmakta. Hemen muhabbete koyulur;
- Birader sen ne kadardır buradasın?
- 2000 yıldır buradayım der Hz. İsa.
Papağan hayretler içinde kalmıştır;
- Ohaaaa!.. Nereyi aradın lan öyle?
12 Ekim 2008 Pazar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
3 yorum:
seviyorum sizin fıkraları
Merhaba canım, uluslararası arkadaşlık ödülünü sana veriyorum.
Ödülünü alman için seni embir'e bekliyorum. Senin de iki blogun olduğuna göre çınarcıkda ödül alsın istedim ;)
:)))teşekkür ederim çocukla çocuk, bende sevginize layık olmaya çalışıyorum.
Yorum Gönder