21 Ağustos 2008 Perşembe

Tuvaletçi

Bir adam Microsoft şirketinde iş için görüşmeye gider, tuvaletçi olarak işe alınacaktır.

HR-menajeri ile görüşüp, tıkanmış bir lavaboyu temizleyip testten geçer.HR-menajeri testten geçtiğini ve kendisine hangi gün saat kaçta işbaşı yapabileceğini e-mail yoluyla bildirileceğini söyler.Adam bilgisayarı olmadığını ve dolayısıyla e-mail kullanmadığını açıklar.

HR-menajeri: -''Üzgünüm ama e-mailiniz yoksa siz sanal olarak varsayılmazsınız, ve dolayısıyla sizi işe almayız'' der.

Adam çaresiz dışarıya çıkıp ne yapsam ne etsem derken, cebindeki 10 dolar ile süpermarketten 10 kilo kiraz alır.Kapı kapı gezerek kirazları satar ve 2 saat içinde sermayesini 2 ye katlar.Bu şekilde ekmek paramı çıkarabilirim deyip hergün sabah erkenden çıkıp kapı kapı kiraz satar ve hergün sermayesi büyür.Derken küçük bir kamyonet, ardındanda büyük bir kamyon ve birkaç küçük kamyonet alır.

Aradan 5 sene geçer....

Bu adam şu anda Amerikanın en büyüklerinin arasında yer alan bir nakliyat şirketinin sahibi.

Ailesinin geleceğini düşünerek bir sigorta yaptırmak istiyor ve sigorta şirketi kendisinden bir e-mail adresi istiyor. E-mail kullanmadığını söylediğinde , sigortacı:

-'' İlginç, e-mailiniz olmadan büyük bir holding kurmuşsunuz. :Birde e-mailiniz olsaydı acaba neler yapabilirdiniz'' diyor.

Adamın cevabı:

-''E-mailim olsaydı şu anda Microsoft'ta tuvalet temizliyordum.....


Ne öğrendik?:

1) İnternet herzaman bir çözüm değildir.

2) E-mailiniz olmasada azimle çalışabiliyorsanız, çok başarılı olabilirsiniz.

Kocanız Fazla Bilgili Olursa

Karı koca birlikte tatile çıkarlar. Gittikleri yerde kamp kurarlar.Tatillerinin ikinci gününün akşamı güzel bi yemek yiyip uykuya dalarlar.

Birkaç saat sonra kadın uyanır ve kocasını da uyandırır. Adam uyku sersemidir; güzel bi rüyadan uyandırıldığı için de biraz kızgındır:

''Ne oldu , ne istiyorsun?'' diye sorar.

''Yukarıya bak ve bana ne gördüğünü söyle''. Adam gökyüzüne bakr ve cevap verir:

-''Bunun içinmi uyandırdın beni?.. Baktım işte. Bir sürü yıldız görüyorum, pırıl pırıl parlayan milyonlarca yıldız.''

Karısı tekrar sorar:

''Peki bu sana neyi gösteriyor?''

Artık iyice uykusu kaçan adam biraz düşünür ve cevap verir:

''_Teolojik olarak Allah'ın kudretini ve acizliğimizi görüyorum. Felsefi olarak evrenin sonsuzluğunu ve onun karşısındaki değersizlşiğimizi görüyorum. Astrolojik olarak, galaksilerin, yıldızların ve gezegenlerin varlığını görüyorum. Yıldızların konumuna bakarak saatin 3 olduğunu görüyorum. Meteorolojik olarak da bugün havanın çok güzel olacağını görüyorum... Niye sordun bunu bana? Sana neyi gösteriyor?''

''_Necati çadırımızı çalmışlar!!!!''

20 Ağustos 2008 Çarşamba

Vatandaş Osman; Mr. Osman Olacak

Acı Ama Gerçek...

Vatandaş 'Türk Osman' Osman Bey, sabah saat:7:00 da Casio masa saatinin alarmıyla gözlerini açtı. Puffy yorganını kaldırdı. Hugo Boss pijamalarını çıkarıp Adidas terliklerini giydi. Wc ye uğradıktan sonra banyoya geçti.

Clear şampuan ve Protex sabunuyla duşunu aldı.Colgate ile dişlerini fırçaladı.Rowenta ile saçlarını kuruttu. Bill's gömleğini ve Pierre Cardin takımını giyindi. Lipton çayını içti. Sony televizyonda medya özetlerini ve flaş ha berleri izledi.

Citizen kol saatine baktı.Aile fertlerine 'çav' deyip Hyundai otomobiline bindi. Blaupunkt radyosunu açarak rock müziği buldu. Ağızına bir Polo şeker attı. Şehrin göbeğindeki Mega Center'daki ofisine varınca Caper bilgisayarını çalıştırdı.Microsoft Excel'e girdi. Ofisboy'dan Nescafe'sini istedi.

Saat 10:00'a doğru açlığını yatıştırmak için Grisini yedi.

Öğlen Wimpy's Fast Food kafeteryaya gitti. Ayak üstü CocaCola ve hamburgeri mideye indirdi. Camel sigarasını yakıp Star gazetesini karıştırdı.

Akşam üzeri iş çıkışı İmage Bar'a uğrayıp, JB'sini yudumladı, sonra köşedeki Shopping Center'a uğradı. Eşinin spariş ettiği Persil Supra deterjan , Ace çamaşır suyu, Palmolive şampuan, Gala tuvalet kağıdı, Sprite gazoz ve Johnson kolonyayı alarak kasaya yanaştı. Bonus kartıyla faturayı ödedi.

Haftasonu eşi Hatice'yle Galleria'ya giden Osman Bey, Showroom'ları dolaşıp Kinetix ayakkabı, Lee Cooper blue jean satın aldı. Akşam evde bir gazetenin verdiği TV Guide'a göz atan Osman bey, kanallar arasında zapping yaparak , First Class, Top Secret, Paparazzi gibi programlar izledi.

Aynı anda Outdoor dergisini karıştırdı.

Saat 22:00'ye doğru TV'de Türk dili üzerine panel başladı. Uykusu gelen Osman Bey, televizyonu kapatıp yatak odasına geçerken, kendini mutlu hissetti.

''Ne mutlu Türk'üm diyene!'' diye gerindi ve uyudu.

Hala uyuyor....

Neden Otomobil Reklamlarında Erkekler Kullanılmaz

















Gerçek Bir Olay

California da Yaşanmış Gerçek Bir Olaydır...

Adamın biri yeni ulaştığı otele kaydını yaptırır. Odasına girdiğinde masada bir bilgisayar görür ve karısına e-mail atmaya karar verir. Fakat yazdığı mesajı farkında olmadan yanlış bir adrese gönderir.... Tam bu sırada farklı bir yerde kadın, kocasının cenaze töreninden evine yeni dönmüştür ve bilgisayarındaki maili görür, arkadaşlarından geldiğini düşündüğü maili okuyunca olduğu yere yığılıp kalır. Odaya giren annesi yerde yatan kızını ve ekrandaki mesajı görür:

Kime: Sevgili karıma

Konu: Yeni ulaştım

Tarih: 16 Mayıs 2004

'Benden haber aldığına şaşıracağına eminim. Burada bilgisayar var ve sevdiklerimize e-mail gönderebiliyoruz. Buraya yeni ulaştım ve kaydımı yaptırdım. Her şey senin yarın buraya geleceğin düşünülerek hazırlanmış.Seninle buluşmayı dört gözle bekliyorum. Umarım benim gibi sorunsuz bir yolculuk geçirirsin.

Not: Burası çok sıcak......

Konuşmama Cezası (Fıkra)

Kadın ve adam evde problemler yaşamaktaydı ve birbirlerine konuşmama cezası uygulamaktaydı. Aniden adam ertesi gün karısının kendisini sabah 05:00 de iş için bir uçuşu olduğundan uyandırması gerektiğini hatırladı. Sessizliği ilk bozan ve kaybeden kendisi olmamak için, bir kağıdın üzerine: 'Lütfen beni sabah 05:00 de uyandır.' yazdı ve notu karısının bulabileceği bir yere bıraktı.

Ertesi sabah, adam uyandı ancak saatin 09:00 olduğunu ve uçuşu kaçırdığını farketti. Çok kızdı, tam karısının onu neden uyandırmadığını soracakken yatağın yanında bir parça kağıt buldu. Kağıtta: 'Saat 05:00, uyan' yazmaktaydı...



Erkekler bu tip yarışmalar için yeterli donanıma sahip değiller.(İstisnalar hariç)

Allah erkeği kadından önce yaratmış olabilir, ancak şaheserden önce herzaman bir kabataslak vardır:)))

Yaradılış (Fıkra)

Birgün bir adam karısına sordu: -'' Aynı zamanda nasıl hem bukadar salak, hemde bukadar güzel olabildiğini anlamıyorum.''

Karısı yanıtladı: -'' Allah beni sen çekici bul diye güzel yarattı; ve Allah ben seni çekici bulayım diye salak yarattı!.''

19 Ağustos 2008 Salı

Bill Gates (Fıkra)

Tanrı demiş ki:

-''Bill, senin durumun oldukça karmaşık.Seni cennete mi cehenneme mi yollamalı bilemiyorum.Her eve bilgisayar girmesine yardımcı olarak insanlığa katkıda bulundun ama bir yandan da Windows gibi bir rezaleti yarattın.Bende senin özel durumuna göre birşey yapacağım. Cenneti de cehennemi de ziyaret et, hangisine gireceğine karar ver.''

-''Tamam'' demiş Bill Gates, önce cehenneme bir bakayım.

Ve inmiş cehenneme, birde bakmış berrak sulu bir kumsalda birsürü güzel kız top oynuyor eğleniyor, güneş parlıyor, hava süper..

'Allah' demiş Bill Gates, ''_Cehennem böyleyse cenneti hakkaten görmek isterim''.

Ve cennete çıkmış.Bi bakmış, bulutların üzerinde bir yer, etrafta melekler uçuşuyor, güzelce bir yer ama cehennem kadar değil.

-''Tamam' demiş tanrıya, 'Ben cehenneme gitmeye karar verdim'.

İki hafta sonra tanrı cehennemi ziyaret edip Bill Gates'in nasıl olduğuna bakmaya gitmiş. Bill bir duvara zincirlenmiş, alevler içinde karanlık bir mağarada ve zebaniler işkence ediyor.

-'Nasılsın Bill?'

-'Korkunç! Burası iki hafta önce geldiğim cehennem değil! Kızların oynaştığı o güneşli kumsala ne oldu?

Tanrı cevap vermiş:

-O ekran koruyucuydu!...

12 Ağustos 2008 Salı

Delilik Ve Salaklık

Arabanın lastiği tam tımarhanenin önünde patlar. Adam arabayı kenara zor yanaştırır. Sonraki işlem malum...Kriko, stepne, bijon anahtarı ve tekeri söker.
Ama söktüğü 4 adet bijon, yuvarlanıp yağmur mazgalına düşer. Mazgal açılır gibi değil, bijonlar görünmüyor bile. Adam bir sağına bakar bir soluna bakar, çaresiz kaldırıma çöker.
Olayı en başından beri tımarhanenin demir parmaklıklı penceresinden izleyen bir deli, seslenir;
-'Ula salaaakkk! Sen ne yapıyorsun orda öyle?'
-'Sorma birader, lastik patladı ve değiştirirken bijonları mazgala düşürdüm.'
-'Düşündüğün şeye bak! Diğer lastiklerden birer tane bijon çıkar, hepsi 3 bijonlu olsun. Seni lastikçiye kadar idare eder.'
Adam hemen denileni yapar. Ve akıl hastanesindeki deliye seslenir:
-'Senin ne işin var tımarhanede?'..
Cevap müthiştir:
-'Biz burda delilikten yatıyoruz kardeşim, salaklıktan değil!....'

Anne Ve Baba Arasındaki Fark

Anne dışarıda alışverişteydi.İkibuçuk yaşındaki bebeğe babası gözkulak oluyordu.Aslında bu pek de zor birşey değildi.Yavrucak halının üzerinde 'çay seti ' oyuncağıyla oynarken baba da koltuğunda gazetesini okuyor, arasıra da bebeğinin kendisine -çay seti oyuncağının minik plastik fincanlarıyla- ikram ettiği suları çay niyetine içerek oyuna iştirak ediyordu.
Derken anne eve geldi. Baba anneye sus işareti yapıp , bebeği izlemesini istedi. Bu çok şirin hareketini annesininde görmesini istiyordu.
Anne bebeğin elinde çay fincanıyla salondan çıkıp , biraz sonra içi su dolu olarak babasına getirmesini ve babanın da onu çaymış gibi içmesini seyretti. Sonra gayet sakin bir tavırla elindekilerle mutfağa geçerken eşine seslendi:
'Uzanabildiği tek su kaynağının klozet olduğunu biliyorsun değilmi?'...
Sonuç-1: Anneler evlatlarını çok sever ve onlara dair herşeyi bilir.
Sonuç-2: Babalar evlatlarına dair birçok şeyi bilmez, ama onları çok severler.
Sonuç-3: 'Babalar en son duyar' sözü boşuna söylenmemiştir...

11 Ağustos 2008 Pazartesi

Kırmızı Bisiklet (Fıkra)

Afacan çocuğun doğumgünüdür ve annesinde bir kırmızı bisiklet ister. Anneside ona bisikleti hak etmediğini ve Hz.İsaya günahlarını itiraf ettiği bir mektup yazmasını söyler.
Çocuk odasına gider ve başlar yazmaya...
'Mukaddes İsa hazretleri , hep yalan söylediğim için affedin. Söz veriyorum birdaha olmayacak. Bugün benim doğumgünüm ve sizden bir kırmızı bisiklet istiyorum.'
Çocuk yazmayı bırakır ve sonra mektubu yırtar atar. Çünkü günahları okadarcık değildir. İkinci mektubu yazmaya karar verir:
'Mukaddes İsa , hep yalan söylediğim ve annemi dinlemediğim için beni affedin. Bu birdaha olmayacak, söz veriyorum.'... Ve bu mektubu da yırtar, çünkü bunlar da işlediği bütün günahlar değildir. Ve başlar üçüncü mektuba.Yine olmaz ve afacan çocuk başka bir yol denemek için annesinden izin alarak kiliseye gider.Bunu gören annesi çok sevinir ve yaramaz oğlunun akıllandığını sanır.
Küçük çocuk kilisede küçük Meryemana heykelinin yanına gider ve sağa sola baktıktan sonra onu çantasına koyar, eve götürür.
Evde yine odasına çıkıp İsa'ya son mektubunu yazar:
' Bisikleti al. Annen elimde rehin.....'

2 Ağustos 2008 Cumartesi

Kadınlar

*Zayıfmış gibi davranmaktan yorulan her güçlü kadına karşı, Güçlüymüş gibi davranmaktan yorulmuş bir erkek vardır.*Aptal taklidi yapmaktan sıkılmış her kadına karşı, ''Aklın Sesi'' gibi davranmaktan sıkılan bir erkek vardır.*Duygusal diye etiketlenmekten bıkmış her kadına karşı, Ağlama ve hassas olma hakkı elinden alınmış bir erkek vardır.*Dişiliği sorgulanan her sporcu kadına karşı, Erkekliğini kanıtlamak için rekbet etmek zorunda bırakılmış bir erkek vardır.*Bir sex objesi olarak görülmekten bıkmış her kadına karşı, Cinsel performansından kaygı duyan bir erkek vardır.*İnsanca bir gelire sahip olmayan her kadına karşı, Bir başka insanın geçimini karşılama sorumluluğunu yüklenmiş bir erkek vardır.*Araba tamirinin inceliklerinden bihaber her kadına karşı, Yumurta haşlamayı bile bilmeyen bir erkek vardır.*Özgürlüğüne yeni azım atan her kadına karşı, Hürriyete giden yolu yeniden keşfeden bir erkek vardır.İNSAN IRKI İKİ KANATLI BİR KUŞTUR.-Bir kanadı kadınlar-Diğeri erkeklerVe her iki kanatda eşit düzeyde gelişmedikçe insan ırkı uçamaz.Kadının davası şimdi , herzamankinden daha fazla insanlığın davasıdır...B.Boutros GHALLİ

Zaman Hırsızları

*Sosyal faaliyetler, kurslar
*Kriz ortamları, acil işler
*Yan hizmetlerin yetersizliği
*Düzensiz ve yetersiz iş ortamı
*Yorgunluk form düşüklüğü
*Çabuk, düşünmeden karar vermek
*Hayır demesini bilmemek
*Yeniliklere direnmek
*Sorunları ertelemek
*Yetişmemiş personel
*Başkalarına iş vermeyi bilmemek
*Açık kapı politikası
*Daima daha çok ve kusursuz iş yapma isteği
*Başkalarının sorunlarını çözmeyi görev haline getirme
*Bir türlü bitmeyen eldeki işler
*Gereğinden fazla uzayan telefon görüşmeleri
*Plansız programsız çalışma
*Beklenmeyen ziyaretçiler
*Karmaşık ve değişken hedefler ve öncelikler

Önyargı-Gelincik

Uzaklarda bir köyde,çocuğu doğmadan kocası ölmüş,tek başına yaşayan hamile bir kadın kendisine arkadaş olması açısından dağda yaralı olarak bulduğu bir gelinciği evinde beslemeye başlar.Gelincik kadınn yanından bir an bile ayrılmaz.Her ne kadar evcil bir hayvan olmasada, oldukça uysallaşır.Birkaç ay sonra kadının çocuğu doğar.Tek başına tüm zorluklara göğüs germek ve yavrusuna bakmak zorundadır.Günler geçer ve kadın bir gün birkaç dakikalığına da olsa evden ayrılmak ve yavrusunu evde bırakmak zorunda kalır.Gelincik le bebek evde yalnız kalmışlardır.Aradan biraz zaman geçer ve anne eve gelir.Gelinciği ve kanlı ağzını görür.Anne çıldırmışcasına gelinciğe saldırır ve oracıkta öldürür hayvanı.Tam o sırada içerideki odadan bir bebek sesi duyulur.Anne odaya yönelir...Ve odada beşiği, beşiğin içndeki bebeği ve bebeğin yanında duran parçalanmış bir yılanı görür....Einstein'in söylediği rivayet edilen bir söz var:'İnsanlardaki önyargıyı parçalamak benim atom'u parçalamamdan çok daha zor'...

Faydasız Bilgiler-Bunları Biliyormuydunuz

Faydasız Bilgiler (Bunları Biliyormuydunuz)
*İnsanların kendi dirseklerini yalayamadıklarını,*Ördeğin vaklamasının yankı yapmadığını ve bunu kimsenin açıklayamadığını,*Yaşamın boyunca uyku sırasında yaklaşık 70 böcek yediğini,*İdrarın zifiri karanlıkta parladığını,*Eğer çok şiddetli hapşurursan kaburgalarından birinin kırılabileceğini; hapşurmayı engellemeye çalışırsan baş veya boynundaki damarlardan birinin çatlayabileceğini,*Dünya nüfusunun %50 sinin hiç telefonda konuşmadığını,*1 saat süreyle kulaklıkla bişey dinlemenin kulaktaki bakteri sayısını %700 artırdığını,*Çakmağın kibritten önce bulunduğunu,*Dünyada 600 tane etyiyen cinsi bitki olduğunu,*Kibrit kutusu kadar bir altının bir tenis kortu büyüklüğünde inceltilebileceğini,*İnsanların ömürleri boyunca 20 kg kadar toz yuttuklarını,*Hamam böceklerinin 250 milyon yıldan beri hiçbir değişikliğe uğramadıklarını,*Aynı parmak izi gibi insanların dil izlerinin de farklı olduğunu,Yalnış dereceli gözlüğün gözü bozmadığını,*Ve bu yazıyı okuyan insanların %75 inden fazlasının kendi dirseklerini yalamaya çalıştığınıBİLİYORMUYDUNUZ?.....